Mustafa Gökpınar ailesiyle baş başa seneler önceki Şanlıurfa'nın Siverek kazasından Adana'ya huruç etti. Gökpınar Adana'da müşterek kebapçının indinde şakirt adına işe başladı. Daha sonraları ise özlük yerini açtı. Ancak işler istediği kadar gitmeyince Turgut Özal Mahallesi'nde önemsiz müşterek market işletmeye başladı. Para kazanabilmek düşüncesince Gökpınar Kurban Bayramı'nda üstelik marketini açtı. Bu tam etraftan şetaret olması dolayısıyla et kokusu erişince kadınıyla baş başa canı et arzuladı fakat on paralık kimesne et getirmedi. O güneş Gökpınar yalnız başına “Bir güneş varlıklı olursam bayramda gerekseme sahiplerine et dağıtacağım” diyerek uydurma verdi.

Gökpınar hâlâ sonraları marketi kapatıp gene kebapçı oldu. İşleri de güzel revan Gökpınar şimdi değme Kurban Bayramı'nda bin aileye parasız adına kebap dağıtımı yapıyor. Gökpınar, o güneş yaşadıklarından baş döndürücü etkilendiğini ve gene kebapçılığa devir yaptığını belirterek, “Her Kurban Bayramı eşimle yaşadığım o güç eyyam aklıma geliyor. Bu sebeple bin gerekseme sahibi aileye Kurban Bayramı'nın müşterek numara haset kebap gönderiyorum. Bizim o güneş yaşadığımız duyguyu yaşamasınlar diye” dedi. Gökpınar, Kurban Bayramı'nın müşterek numara haset restoranın da açıkça olduğunu, Adanalıların Kurban Bayramı bulunmasına karşın gene de kebap yemeye geldiklerini de söyledi.

Fatih Keçe - Serkan Çetinkaya

HABERİ SİTEDEN OKU...