İstanbul Gelişim Üniversitesi İktisadi İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi ile hususi müşterek üniversitenin Hukuk Fakültesi işbirliğiyle “Çocuk Hakları ve Sinema Atölyesi” düzenleniyor. 23 Aralık'ta başlamış olacak bulunan atölyede gelişigüzel dü üniversitenin ilgilendiren bölümlerinden öğrencilere ilk önce mevzuya bağlı mentorluk eğitimi verilecek. Çocuk haklarına ilişikli farkındalığın artarak çoğalması ve gençlerin bilinçlenmesi için planlı terbiye sonra darülfünun öğrencileri Şubat 2022'de belirlenen mevki liselerinde işlik emek harcamaları gerçekleştirecek. Atölyelerin çıktısı olarak, lise öğrencilerinden cep telefonlarıyla 1 dakikalık bebek haklarına bağlı film üretmeleri istenecek. Uygulama emek harcaması mentor öğrenciler nezdinde yapılacak. İlki Şubat 2022'de yapılacak atölyenin, ikincisi Mayıs 2022'de yapılacak. Tamamlanan atölyeler sonra hem mentor öğrencilere bununla beraber delege lise öğrencilerine planlı törenle şehadetname verilecek.
Konuyla ilgili kendisine İstanbul Gelişim Üniversitesi İktisadi İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Sinem Tuna kabilinden “Çocuk Haklarının Hukuksal Boyutu” başlıklı eğitim, “Çocuk Haklarının Hukuksal Boyutu” başlıklı terbiye de Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Ayar kabilinden verilecek.
“Günümüzün en ehemmiyetli madde başlıklarından biri”
Atölye karşı açıklamalarda mevcut Dr. Öğr. Üyesi Sinem Tuna, “Üniversitelerin ve liselerin ortaklaşa iş prensibi üstünden şekillenen projenin, ayrımlı dü toplumsal ilimler disiplininin müşterek araya gelmiş şekilde istihsal yapabileceğini lise öğrencilerine benimsetilerek ayrımlı göz açıları kazanmaları hedefleniyor. Günümüzün en ehemmiyetli madde başlıklarından bir tanesi bulunan bebek hakları, ayrımlı seviyelerde terbiye düzlük gençlerin uzun ele almış olduğu müşterek madde olacak” niteleyerek konuştu.
Tuna sonuç kendisine da bebek haklarına ilişikli bilimsel niteliği bulunan manada yazık katılması icap ettiğini anlatım ederek, “2 Eylül 1990 tarihinde yürürlüğe giren Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin ilkelerini hesabına getirmek, sözleşmeye imza atan tamamı ülkelerin sorumluluğudur. Savaş, göç, hesaplı sorunlar, keyif sorunları, terbiye sorunları, kıtlık, ehliyetsiz tagaddi en kırılgan grubu meydana getiren çocukları, yaşlı bireylerden elan çok etkilemektedir. Çocuk haklarına bağlı yaşanmış bulunan problemlerin bilincinde olmak, eğitimin de ehemmiyetli müşterek parçasıdır. Bizler de bilimsel niteliği bulunan boyutta bu mesuliyeti taşımakla ve toplumda bilinci oluşturmakla yükümlüyüz” niteleyerek laflarına sonuç verdi.
